Kış çoktan başladı. Uzun, soğuk aylar bizi bekliyor. Kayak, hem doğayla bütünleşmek hem de spor yapmak için ideal bir alternatif. Beyaz karlar arasında süzülmek için önce karar vermek, sonra biraz gayret etmek yeterli…
Doğanın muhteşemliğine uzaktan bakmayıp, onunla bütünleştiğin spor dallarından biri kayak. Yoğun, güçlü, dikkat isteyen aynı zamanda eğlenceli bir spor. Kış ayları gelip de karlar yüksek dağlara serildiğinde, doğa, kayak tutkunlarını çağırıyor demektir. Türkiye’nin cömert doğası bu çağrıya kulak verenler için ideal; kayak sporu için sınırsız bir alan sunuyor. Ülkemizde, 2 bin metrenin üzerinde 167 dağ bulunuyor. Bu, kayak sporu için müthiş bir zenginlik demek. Ancak ne yazık ki, Türkiye’de sadece 10 tane kayak merkezi yer alıyor. Kayak sporu, ülkenin müthiş doğal potansiyelinin çok çok altında bir alanda faaliyet gösteriyor.
Türkiye’de kayak için uygun dağ sayısı fazla olsa da sınırlı sayıda kayak merkezi var: Bu merkezler; Uludağ, Erzurum, Ilgaz Dağı / Kastamonu, Erciyes Dağı / Kayseri, Saklıkent / Antalya, Davraz / Isparta, Kartalkaya / Bolu, Kartepe / Kocaeli, Elmadağ / Ankara, Bolkar / Erzincan, Gerede, Bitlis ve Elazığ’da yer alıyor. Kayak tutkunları kışın bu bölgelerin yolunu tutuyor. Buralardaki kayak tesislerinin sayısı talebi karşılayacak ölçüde ancak sömestr tatili gibi dönemlerde talep patlaması olduğundan önceden rezervasyon yaptırmakta fayda var. Uygun bütçeli tesisler için aylar öncesinden harekete geçmek gerekiyor.
Ailece yapılabilecek, keyifli bir spor kayak sporu, bununla birlikte Türkiye’de yeterince popüler değil. Diğer taraftan, bu spora başlamak isteyip de bunun çok detaylı ve zorlu bir süreç olduğunu düşünüp vazgeçenlerin sayısı da az değil. Kayak, ailece yapılabilecek, oldukça keyifli ve sağlıklı bir aktivite. Peki, kayağa başlamak isteyen bir kişi ya da aile ilk olarak neler yapmalı? Kayak yapmaya niyet edenlerin aklına gelen ilk soru şu olur genellikle: “Benim hiçbir ekipmanım yok, ne yapacağım?” Bunun aslında net bir cevabı var; siz sadece sıkı giyinin, geri kalan tüm ihtiyacınızı gittiğiniz kayak merkezinden karşılayabilirsiniz. Kayak yaparken ihtiyacınız olan malzemeler tüm merkezlerde mevcut. İlk aşamada bu malzemeleri almanıza gerek yok ancak bu sporda ilerledikçe, zamanla kayak sizin için bir tutku haline dönüştüğünde kendi malzemelerinizi de edinebilirsiniz.
İhtiyacım olan kayak malzemeleri neler?
Beyaza boyanmış yüksek dağlarda kaymanın keyfini çıkarırken hem kıyafet hem de malzeme olarak tam donanımlı olmak şart. Ancak sanılanın aksine çok sayıda malzemeye ihtiyacınız yok. Öncelikli olarak kiralanabilecek 3 şey var: Kayak, kayak batonu (dengede kalmak için kullanılan bastonlar) ve kayak ayakkabıları. Dağa gitmeden önce soğuk ve su geçirmeyen salomet ve montlar satın alınmalı. Kayak kıyafetlerinizin, özellikle de eldiveninizin suya ve soğuğa dayanıklı olması oldukça önemli. Kayarken vücut ısınızın dengesini koruyabilmek için atkınızın, berenizin, eldiveninizin soğuğa karşı koruma gücü çok yüksek olmalı… Günümüzde artık teknoloji o kadar ilerledi ki, kayak kıyafetleri için kullanılan malzemeler, hem hareket kabiliyetini kısıtlamayacak kadar hafif, hem de eksi derecelerde vücudu soğuktan koruyacak kadar sıcak tutucu özelliklere sahip olabiliyor.
Temel kayak malzemelerinin yanı sıra bir de destekleyici aksesuarlar var tabii… Kayak kaskı, önemli aksesuarların başında geliyor. Başı darbelerden koruyan kaskın konforlu olması için içinin yumuşak dokulu olup olmadığına dikkat etmekte fayda var. Güneş gözlüğü de kayakçıların vazgeçilmez aksesuarlarından biri. Keskin güneş ışınlarından ve parlayan karın yansımalarından korunmak için gözlük seçerken; UVA/UVB özelliklerine sahip olup olmadığı kontrol edilmeli. Ayrıca kayak yaparken kullanılacak gözlük; geniş görüş açısı, ergonomik dizayn ve kırılmaz cama sahip olmalı. Güneş demişken; güneş koruma kremi ve dudak nemlendiricinizi de çantanıza atmayı unutmayın. Diz ve bilek koruyucuları da sizi özellikle kayağa yeni başladığınız dönemlerde çeşitli sakatlanmalardan koruyacaktır.
Her yaşın sporu
Kayak pistlerinde her yaştan insanı görmek mümkün. Peki bu spora ne zaman başlamak gerekiyor? Bu soruyu Türkiye Kayak Federasyonu Genel Koordinatörü Nur Erden’e soruyoruz: “Spor yapmak her yaştan insan için çok önemli. Erken yaşlarda spora başlamak fiziksel, zihinsel, sosyal gelişmeyi sağlar ve özgüveni artırır. Kayak sporuna 3 yaş itibarıyla başlanılabilinir. Ancak kayak, 7’den 70’e her yaşta, doğada keyifle yapılabilecek bir spor dalıdır. Her yaşta öğrenebilirsiniz. Kayak sporunun 5 ana branşı vardır: Alp disiplini, snowboard, kayaklı koşu, kayakla atlama, biatlon. Ülkemizde ise en çok Alp disiplini ve snowboard tanınıyor.”
Hangi yaşta olursak olalım, kayağa başlamaya karar verdik, sıkıca giyindik ve gittiğimiz kayak merkezinden malzemelerimizi kiraladık… Bundan sonra işin en heyecanlı kısmı başlıyor: Kayak dersi almak. Kişiye göre değişse de birkaç kez alınan dersten sonra kayabilir konuma gelinebiliyor. Öğrenim sürecinde, kişinin spor yapıp yapmadığı gibi etkenler öne çıkıyor. Kayak hocaları, kayağa başlamadan en az bir ay önce vücudu hazırlayacak egzersizler yapılmasını öneriyorlar. Aksi takdirde ilk gün bacak kaslarının yüklü olarak çalıştırılması ve oluşacak kas ağrıları sebebiyle tüm haftanız zehir olabilir.
Vücudun tüm kaslarını çalıştırıyor
Kayak; keyifli, insanı doğayla bütünleştiren, aynı zamanda vücudu güçlendiren bir spor. Kayak yaparken vücudun hemen her kası hareket ediyor. Kor dediğimiz karın bölgesi kaslarının güçlü olması, kayarken vücut dengesinin korunmasını sağlıyor. Oblikler, kalça ve çevresi, üst bacak (quadriceps) kası, arka bacak (hamstring) ve kol kasları da kayak yaparken yoğun bir biçimde çalışıyor. Kayak hocaları, kayak yapmadan önce gerçekleştirilecek esneme ve ısınma egzersizlerinin bedenin hareket kabiliyetini artıracağını söylüyor. Kış çoktan başladı. Uzun, soğuk aylar bizi bekliyor. Kayak, hem doğayla bütünleşmek hem de spor yapmak için ideal bir alternatif. Beyaz karlar arasında süzülmek için önce karar vermek, sonra biraz gayret etmek yeterli gibi… Ne dersiniz?